Toplam Kilitli Değer (TVL) gibi geleneksel metrikler, DeFi kredi protokollerinin gerçek değerini değerlendirmede yetersiz bir ölçüt olarak incelenmektedir. Merkeziyetsiz finans sektörü geliştikçe, TVL sermaye verimliliğini veya gerçek kredi faaliyetini doğru şekilde yansıtmadığı için eleştirilmektedir. Bu metriğin belirsizliği, bir protokolün başarısının yanlış yorumlanmasına yol açabilir. Modern kredi platformları giderek daha fazla getiri optimizasyonu ve likidite sağlama üzerine odaklanmakta, sadece yönsel ticaretten uzaklaşmaktadır. Bu değişim, getiri döngüsü stratejilerinin öneminin artığını ve protokol performansını artırmak için stablecoin ve temel varlık arzını çekme ihtiyacını vurgulamaktadır. Bu gelişmeler, DeFi kredi dinamiklerini daha iyi yakalamak için yeni metriklerin gerekliliğini göstermektedir.